Aylarca düşündüm: Evde küçük bir dostla yaşamak nasıl olur? Ben bu kadar çok saat işteyken o evde ne yapar? Ya yapamazsam? Ya yeterince iyi bir sahip olamazsam? Gördüğüm bütün King Charles cins köpekler gözümün içine bakıyordu ama beni bir şey tutuyordu işte… Şaka değil, altı ay gel-gitli yaşadım.
15 Ağustos öğle saatleri. Ofiste yemek arası. Instagram’a göz atmak şart tabii… İşte bir tane daha; bir King Charles daha gözlerimin içine bakıyor. Dünya tatlısı Damla Şenbark’ın hesabından kafasını bana doğru uzatmış. Saniye düşünmeden telefonun ara tuşuna bastım. Fotoğrafın altında hiçbir açıklama yoktu. Damla’nın yeni dostu sanmıştım onu. “Nasıl, evde rahat mı, zor bir cins mi?” sadece bunları soracaktım. ‘Biz onu sahiplendirmeye çalışıyoruz’ dediğinde kalbim hızlandı. İki aile denemiş ama yapamamış çocuklarından ötürü. Sonra da Damla’ya gelmiş bizim minik. ‘Onunla tanışmak ister misin?’ dediğinde beni yine aldı bir korku. “Seni akşam arayacağım” dedim. Akşama kadarsa aklımda sadece minik surat vardı. En iyi arkadaşımın ‘hadi gidelim’ demesi ile yola çıkmamız bir oldu. Galiba saat 22.00 civarı Damla ve Sinan’ın tatlı evindeydik. Kucaklarında güzellikle karşıladılar beni. İlk görüşte aşka kimse inandıramadı beni (bir insanın da inandırmasını umut ediyorum tabii :)) ama o anı anlatmam mümkün değil. İki saat sonra kucağımda kuzum, bir torba mama ile evdeydim. Yeni hayat o zaman başladı.
Tanıştırayım: Sütlaç…
Zaman zaman kendisine Sütlü dediğim doğrudur. Burun buruna yaşıyoruz. Genellikle kafamda uyuyor; yani ilk sabah nasıl uyandıysak her şey aynı şekilde devam ediyor. Gözünü gözümden ayırmıyor, kalbimi yumuşatıyor, işte olmadığım her anımı paylaşıyor, bütün mahallenin sevgilisi çünkü sevmek ve sevilmek için yaşıyor. Herkesi, her şeyi seviyor. Yemek yemeye doymuyor. Her şeyi çabucak öğreniyor ve dünyamı güzelleştiriyor. Eğer hiç evcil hayvanınız olmadıysa (benim olmamıştı) hayatta kaçırdığınızın ne olduğunu bilmeniz mümkün değil. Verdiğim en doğru karar onunla ev arkadaşı olmak oldu sanırım.
İyi ki…
Hayatta çok çok çok ‘iyi ki’ dediğiniz şey olur umarım. İyi ki Damla, iyi ki seni tanımışım… İyi ki o gün seni aramışım. İyi ki benim yakışıklı Sütlüm benimle… Hayata teşekkür etmek için bir neden işte…