PODOEğer bir patili dostla yaşıyorsanız, hayvanların ihtiyaçlarını, davranışlarını, bakışlarını çok daha iyi anlıyorsunuz demektir. Empati yapmak ve her canlıya kendi canı gibi davranmayı başarabiliyorsunuz demektir. Didem Gökgöz de bunu başaran hayvanseverlerden biri! Sokaktaki dostların ilk kedisi Fıstık’ın ihtiyaçları ile benzer olacağını düşünmüş ve bu konuda bir şeyler, büyük bir şeyler yapmak istemiş. Başarmış da… Her zaman söylerim kalbinize gerçekten pati izi değdiyse şans ve başarı mutlaka sizinle olur… 

PODO beklediğimizden de büyük ses getirdi

İstanbul’da doğmuş, şimdinin en yoğun semtlerinden biri olan Nişantaşı’nda büyümüş, iki çocuk annesi, -kendilerinin savunma şansı olmadığı için- hayvan hakları savunucusu ve eko-siteme duyarlı bir iç mimarım diyerek sözlerine başlayan Didem Gökgöz; eğitim hayatı boyunca yurtiçi ve yurtdışında birçok yerde yaşamış ama tüm kaosuna rağmen İstanbul’dan vazgeçememiş, tüm bu kaosun içinde yaşama savaşı veren sokaktaki patili dostları görmezden gelememeye başlayınca da patili dostlar için somut bir şeyler yapma kararı almış bir hayvansever. Eğitimini aldığı işi hayvanlar için kullanma amacıyla yola çıkınca da başarısına başarı katmış. Hayvanların konforunu, mutluluğunu amaç edinen PODO, Didem Hanım’ın ilk patili dostu, kızı Fıstık hayatına girdikten sonra onun günlük yaşamını büyük bir hayranlıkla izleyip tanımasının ardından, sokaktaki dostların da benzer ihtiyaçları olduğu konusuna kafasını iyice takmasıyla oluşmuş. Bakın Gökgöz bu projenin hikayesini nasıl anlatıyor:

“Kedilerin günlük yaşamdaki ritüellerini, keyif aldıkları şeyleri, ihtiyaçlarını gördükçe ve sıradan pet shop ürünleriyle bu ihtiyaçları yeterince ve sağlıklı bir şekilde karşılayamadığımızı görünce kedi evleri ve değişik pet ev mobilyaları fikri tam olarak kafamda netleşti. Sokaktaki dostlar için ne yaparsak yapalım, yaptıklarımızın ömrü sadece birkaç gün oluyordu, daha sağlam ve kalıcı birşeyler yapmak ve insanların da patili dostların bu ihtiyaçlarına saygı göstermesini sağlamak şarttı. Bu konuda benim gibi sokaktaki dostların yaşam mücadelesine bir nebze olsun yardım etmeye çalışan mahallemiz bayanlarını örgütledim, bir araya gelerek bir miktar para topladık ve benim hazırladığım kedi evi projemizi ustalarıma yaptırdık, sevgili arkadaşım Avukat Deniz Tavşancıl Kalafatoğlu’nun da yardımı ile bulunduğumuz ilçe olan Şişli Belediyesinin o zamanki Başkanı Sayın Mustafa Sarıgül ile görüşerek direkt iznimizi de kendisinden aldık ve böylece birçok engeli atlayarak evlerimizi yaşadığımız bölgedeki kedilerin yoğun şekilde yaşadığı parka yerleştirmeye hak kazandık.

İlk Podo Kedi Evi 2009 senesinde bu şekilde yapıldı ve gerçekten beklemediğimiz şekilde büyük ses getirdi. İnsanları sanırım ilk kez kedi evi olgusu ile karşılaştırdık ülkemizde. İnsanlar bu evleri yok etmek yerine saygı göstermeye başladılar ilk kez ve ardından devamı geldi. Biz Şişli Belediyesi ile bu ilk evi yaptık ve ardından Türkiye’nin çeşitli il ve ilçe belediyelerinden benzer haberler yükselmeye başladı, bir farkındalık doğmuş oldu, bu da en çok sevindiğimiz ve az da olsa hakkımız var ise en gurur duyduğumuz şeydir.

PODO

Kedi evlerimiz, kediler kendi bölgelerine ve mahremiyetlerine düşkün oldukları için kompartmanlama metodu ile tasarlanmakta üretilmektedir. Her bir bölme kendi içinde bir oda ve modüldür yani. Bu modüllerin farklı şekillerdem birleşmesi ile farklı kedi evi tasarımları ortaya çıkmakta. Farklı çatılar, mama ve su alanları, mini balkonetler ve bu gibi. En önemlisi de kedi evlerimizin temizliği için mutlaka açılır kapaklı olmaları. Biz ürünlerimizde doğal ahşap ve kurşunsuz, doğa dostu, su bazlı özel yapım boyalar ve vernikler kullanmaktayız. Farklı amaçlar için farklı kedi evlerimiz de var, örneğin; doğum yapacak ya da yeni yavrulu kediler için Labirent Kedi Evimizi önermekteyiz pati dostlarına, tek tabanca sokak savaşçıları için Mini Pisi Karavanını, sokaktaki dostlara korunaklı mama ve su alanı yaratmak için sokak mama istasyonlarını, çok kedili büyük alanlar için ise Apartman Kedi Evi kompleksimizi tavsiye ediyoruz iç rahatlığı ile.

Didem GökgözHayvan sahiplerinin mutluluğu bizim için gurur verici

PODO ürünlerinden kullanan kedi ve köpek sahiplerinden genelde çok mutlu dönüşler alıyoruz, bizi en mutlu eden de ürünlerimizin keyfini çıkaran patili dostlarının fotoğraflarını bizimle paylaşmaları. Çünkü kedilere bir şeyi asla zorla yaptıramazsınız, kediler bir şeyi ya da yeri sevmezlerse oraya gitmez ya da kullanmazlar. Eğer kullanıyorlarsa da bu doğru bir iş yaptığımızı gösterir. Özellikle iç mekan raflarımız bu konuda çok popüler. Pisiler raflarımızın gerçekten tadını çıkarıyorlar. 🙂

Biz ürünlerimizi tamamen kendimiz tasarlamakta ve üretmekteyiz (Bazen bazı kişiselleştirme talepleri alıyor, bunları da keyifle yerine getiriyoruz tabii), ürün skalamız ülkemizde başka bir yerde bulunmayan ürünlerden oluşmakta, o nedenle sitemize ilk girenler bazen bir şaşkınlık yaşayabiliyorlar ve ürünleri uzun uzun incelemek istiyorlar. Doğal sisal tırmalama panelleri, ahşap tuvalet kabinleri, minderli kedi rafları, sisalli kedi merdivenlerini üstelik de doğal ve çevre dostu bir şekilde üreten bizden başka bir firma yok halen. Maalesef ülkemizde Batı’nın aksine, patili dostlar için hep Çin malı peluşlu ya da plastik ürünler bulunmakta pet shoplarda, biz bunu değiştirmek ve bu alanda da kedi evlerinde olduğu gibi bir farklılık yaratmak istiyoruz. Bu, dünyada patili dostlarını çocuklarından ayırmayan insanların çok rağbet ettiği ve çok gelişmiş bir sektör, dileriz gelecekte ülkemiz insanları için de öyle olur.

Bizim için önemli olan gerçekten farklılık yaratmak ve sokakta yaşayan daha çok patili cana ulaşmak. Bu yüzden de asla çok büyük firma olmayı hedeflemiyoruz. Şu an için kendi atölyesinde butik üretim yapan küçük çaplı bir şirketiz ve işlerimize ürün skalamızı genişletip daha çok iç mekan seçenekleri ekleyerek devam etmek niyetindeyiz. Ülkemizde kedi evi gibi büyük ebatlı hassas ürünlerin taşınmasında halen problem yaşamaktayız çünkü, kargo firmaları maalesef ürünleri taşıma esnasında yeterince özen göstermiyorlar, bu da kedi evlerini çok uzak mesafelere gönderirken çok temkinli olmamıza sebep oluyor. Çünkü biz ürünlerimizin her yere aynı sıcaklık ve özenle ulaşmasını istiyoruz, o nedenle şu an için çok büyümek gibi bir hedefimiz yok Podo olarak.

Hep müşterilerimizle birebir diyalog içinde olarak, onların ve patili hayat arkadaşlarının isteklerini karşılayabilmek önceliğimiz. En büyük hedefimiz ise daha çok sokakta yaşayan patili dosta ulaşabilmek ve onlara bu çılgın şehir yaşamının içinde küçük de olsa yaşayacakları korunaklı alanlar sunabilmek. Bunun için belediyelerle işbirliği yapmaktayız. Örneğin Şişli Belediyesi ile 2009 yılından beri birlikte çalışıyoruz ve 2013 yılından beri de ‘Hayvan Dostu Kumbara Projesi’ ile Şişli Belediyesi RM ile işbirliği içinde sokaktaki patili dostlarımızı birer ev ve başlarını sokacak birer barınak sahibi yapıyoruz.

PODO ekibi diyor ki;

Bu dünyanın sadece biz insanoğluna ait olmadığı, bu dünyayı bizden başka birbirinden harika canlı ile paylaştığımız gerçeğine dikkat çekmek istiyoruz. Kediler, köpekler ve kuşlar ise şehir yaşamında bize en yakın olanlar. Onlara işgal ettiğimiz bu dünya içinde yaşayacak alanlar bırakmak ya da yaratmak zorundayız. Öncelikle bu konunun anlaşılması çok önemli bizim için. Bu konuda da gerek dış mekan pet ürünlerimizle, gerek katıldığımız sosyal sorumluluk projeleri ile gerekse hazırladığımız sloganlı ürünlerle bir katkıda bulunmak istiyoruz ve eğer az da olsa bir rol oynayabiliyorsak bu farkındalığın gelişmesinde bizden mutlusu olamaz.

PODO Tasarımlarından sadece birkaçı:

http://www.podo.com.tr 

 

 

 

 

 

 

2007-2012 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Veteriner Fakültesi'nde eğitim gören Yağmur Ağcaoğlu, Bobby ve Yosun adında iki köpek ve Bıdık adında kör kedi sahibidir. Mezun olduktan sonra hayvan sağlığı dergilerinde Genel Yayın Yönetmeni olarak görev yaptıktan sonra Kalbimdeki Patiler sitesini kuran Ağcaoğlu, yaptığı sosyal sorumluluk projeleri ile dikkat çekmektedir. Ayrıca çocuklar için hazırlanmış ilk Köpek Irkları-1 çocuk kitabını çıkarmıştır.